Marmaris yemyeşil doğasıyla, dantel gibi işlenmiş sahil şeridiyle eşsiz bir sahil kenti... Çam ormanlarının denizle bütünleştiği, etrafını çevreleyen milli parkıyla, mavi bayraklı plajları ve berrak deniziyle cennetten bir köşe...
Bizans Dönemi’nde Türkmenler tarafından "mermer-şehri" ismiyle kurulan bu liman kenti mermer ticareti sayesinde altın çağını yaşamış ve "Mermeris" adını almış. Mermeris I. Dünya Savaşı’ndan sonraki İtalyan işgalinde İtalyanca'ya Marmarice olarak çevrilmiş, bu isim cumhuriyetin ilanı ile Marmaris olarak söylenmiş. Kısa bir süre öncesine kadar balıkçılığı, süngerciliği ve ıtırlı bitkileri ile tanınan Marmaris, bugün büyük bir turizm merkezi haline gelmiş.
Uzun kıyı şeridindeki pek çok koyu, doğal limanı, modern yat limanları, antik kentleri, mavi tur olanakları ve körfezin her türlü su sporlarına olanak sağlaması, beş yıldızlısından en mütevazı pansiyonuna kadar kaliteli hizmet sunan tesisleri ile ziyaretçilerine cömertçe davranır Marmaris.
Etrafını çepeçevre saran sık ve yüksek dağlardaki Kızıl Çam Ağacı ile dünyada ender görülen Günlük (Liquidamber orientalis) Ağacı Marmaris’in yeşil dokusunu oluşturur. Yağı parfüm yapımı ve ilaç sanayinde kullanılan, dünyada ender görülen Altingiaceae Familyası’ndan Anadolu Sığla (Günlük) Ağacı da bu coğrafyaya aittir.
Ayrıca muhteşem bir manzaraya sahip Marmaris Kalesi ve Müzesi'ni mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederiz. Son olarak, lezzeti dillere destan lagos balığını yemeden ve coğrafi işaretli çam balından almadan Marmaris’ten ayrılmayın.