Antik dönemde Karmylassos adını taşıyan Kayaköy Fethiye’nin yaklaşık 8 km güneyinde yer almakta olup geçmişi MÖ 3 binlere dayanıyor. "Barış ve dostluk kenti" Kayaköy, eski adıyla Levissi, antik bir kent değilgeleneksel Rum mimarisi örneklerinin görülebildiği bir yirminci yüzyıl köyü. Burası, hüzünlü bir hikayenin sureti, terk edilmiş yaklaşık 500 tane evin dizildiği aslında "var olmayan" bir kent. Oysa bu topraklarda yüzyıllardan beri Hristiyan nüfusun varlığı biliniyor. 20. yüzyılın başında, Rum kökenli binlerce kişinin yaşadığı bu köy, Kurtuluş Savaşı sonrasında Yunanistan ile yapılan mübadele ile burada yaşayan Rum nüfusun yerine gelen Türkler Kayaköy’e yerleştirilmişler. Ancak gelenler tarımla uğraştıklarından ovaya dağılarak köye yerleşmemeyi tercih etmişler, o yüzden evler terk edilmiş olarak kalmış. Ne Türkiye ne de Yunanistan'da bu kaderi yaşayan tek köy burası değil ama Kayaköy kadar büyüğü, Kayaköy kadar terk edilmiş olanı hiç yok.
Anadolu'da yaşayan Rumlar tarıma ve mimariye önem verir, evlerini buna göre şekillendirirdi. Kayaköy'de de geçerli bu geleneğe göre arka arkaya gelen taş evler, manzara ve ışık açısından birbirinin önünü kapatmayacak şekilde dizilmişlerdir. Her biri 50 metrekareden büyük olmayan, ikişer katlı taş mimariye sahip yaklaşık 500 konut ile bu konutların arasına serpiştirilmiş çok sayıda şapel ve iki büyük kilise, Kayaköy'e görülmeye değer açık hava müzesi kimliği kazandırmış. Zanaat atölyeleri, hastanesi, eczanesi, kütüphanesi, okulları ve çarşısı ile modern bir kent kimliğine sahip olan "Barış ve Dostluk Kenti" Kayaköy, unutulmuş sokaklarına hayat vermenizi bekliyor.
Mübadele öncesi dönemde Güney Ege'nin tek gazetesi "Karia", Kayaköy'de yayımlanmış ve buradan bölgeye dağıtılmış. 1880 yılında ailesi buraya göç eden Cumhuriyet gazetesinin kurucusu ve Atatürk'ün yakın çalışma arkadaşı Yunus Nadi Abalıoğlu'nun (Abalızadelerin Yunus Nadi) Kayaköy'de doğması bu anlamda hoş bir tesadüf.